Salı, Mart 10, 2009

Kanaltürkde "krizdeyiz" adında bir program var.. Gazeteci Rahşan Gülşan sunuyor.. denk geldiniz mi yahu hiç bu programa?.. tam anlamıyla "saç saç!har vur paraları paraları çar çur" durumlarını görebilirsiniz bu programda...:))
meğer millet ne abuk subuk para harcıyormuş, aynı ayakkabının modelini beğendim diye 4 çift farklı renklerinde olanı alanları mı ararsın, 3 kişilik ailede 4 i-pod, 5 fotoğraf makinası mı?

aylık ortalama 600-700lira kozmetik masrafı olan kadınların kocaları da sürekli dışarıda sakal traşı olduklarından 600-700 de onlar çakmışlar bütçeye..toplam gelirler 5-6binleri geçmiyor bu arada.. kıçda delik na bu kadar!!..:)

dün bir aile vardı, 2 çocuk var, 6500lira mutfak masrafları çıktı... nofrostlarından ben diyim 2 , siz diyin 3 koyun kadar et..:))))

kadının en büyük merakı parfümmüş efendim, ayda 2 tane muhakkak alırmış, ama tabi hesaplı kadıncağız hep dutyfree den.:)))

denk gelirseniz seyredin, bunları da kim alıyor dediğiniz herşey birilerinin dolabından, odasından, portmantosundan çıkıyor...

şu nemenem bişey olduğunu anlayamadığım, tipsiz, abuk UGG ler, seçim kamyonu dağıtmış gibi her evde var..:))

bunları seyredince valla bi aferin dedim kendime, ben de severim alışverişi, herkes sever, ama akıl izanla yapılanı başka, böylesi bi başka cannnııımmmm...

3 yorum:

Alphecca dedi ki...

Merhaba Karamelize,

Pekçok insan dışarıdan bakınca amannn parası olan harcasın bana ne diyor ama bu krizde görük ki olay hiçte öyle değil :(

Malesef gereksiz yere tüketen insanlar yüzünden biz üreticiler onlara daha iyi hizmet verebilmek adına daha büyük yatırımlar yaptık, daha çok ürettik, kazancımızı yatırıma harcadık. Kapasite yani balon şişti de şişti.

Balon patlayınca işçilerimizle, makinalarımızla, atıl kapasitemizle ortada kaldık. Şimdi dövünüp duruyoruz, o kapasiteyi hani işle dolduracağız diye düşünüyoruz !

Gerçeklerle yüz yüze kaldık!

Bence şimdi CEO' lara ve satışçılara prim vermenin tam zamanı !!!!

Herkes körü körüne para harcarken iş yapmak kolay, herkes tutumluyken satış yapabilen ödüllendirilmeli !!!

Sorunları severim, insanlar zorunlu olarak durum analizi yapmak durumunda kalır ve gerçekleri görürler ve aşayarak, hissederek öğrenirler :)

Umarım bu krizin sonu benim umduğum kadar güzel olur ve içimizdeki boşlukları alışveriş ile doldurma hastalığından vazgeçip, kendi kendimizle yüzleşebiliriz :)

O bayanın parfüme bu kadar ilgili olmasının nedenini merak ettim ??????

Bu arada hürriyet' teki yazıyı okumuş olduğumu hissetmen ilginç geldi :))

İnsan birkaç yazı ile bu kadar kendini belli edebiliyor mu gerçekten :)

Eren nasıl oldu ?

karamelize dedi ki...

yine belki kategorize etmek gibi olacak ama 3 tip insan var sanki..
biri çok rahat bir pozisyon alamasa bile şu dünyada kendini rahat sayar, ona yeter, artar..

kimi gerçekten tırmanmış didinmiş , rahata ermiş, hani şu "comfort zone" dedikleri yere gelmiş, kafada da olayını bitirmiştir...

kimi de ne kadar uğraşsa da geldiği yer onu rahatlatmaz, hep kendini sorgularken, zorlarken, ıkınıp sıkınırken bulur.. rahat batar yani bir nevi...:))

ben senin yazılarında, bu sorgulamayı hissetmiştim...belki yanılıyorum.. bilmem ki..:)

Alphecca dedi ki...

Bu aralar pekçok arkadaşımdan bu sorgulama işi ile ilgili tespitler alıyorum Karamelize.

Sanırım bu, yıllardır işimin bana kattığı bir katma değer :)

Gerçi ben katma değer olarak nitelendiriyorum ama fark ettim ki pekçok insan bu sorgulamalardan ciddi anlamda rahatsız oluyor.

Birşeylerin üzerine örtü örtüp, sorunlarla birlikte sızlana sızlana yaşamak pekçok insana daha kolay geliyor.

Bu benim için acayip katlanılmaz birşey :)

Böyle birşeyi yapamıyorum, böyle yaşamam mümkün değil !!

Ben bir sorunun farkına varmışsam, o konuyu incelerim, bir sürü kaynaktan araştırma yaparım, okurum, okurum, sebepleri analiz ederim, çözüm yollarını düşünürüm, çevremdekilerin farkındalığını arttırmaya çalışırım, çözmek için elimden ne gelirse yaparım...

Evet sorgulamayı seviyorum, sorgulamak, hataların farkında olmak demek benim için.

Ve bir hatanın farkındaysam, ıkına sıkına, araştıra, soruştura, bilinen doğruların dışına çıkarak, uzun bir zamanda da olsa o işi çözerim, gelişirim....

Konu önemli değil, kendi kişiliğimi bile acımasızca sorgulayabilirim :)

Tamamen yapı meselesi ve sanırım ben deniz mezara girerken bile aynı sorgulama işine devam edeceğim :))

Ne diyeyim, tam 12'de vurmuşsun :)