Almanyada gitmediğim hemen hiçbir yer kalmadı, hep şunu farkettim, dünyanın sanayi merkezlerinden biri olan bu ülkede, heryer çok ama çok yeşil, sanayi bölgeleri şehirlerden yalıtılmış, asla bir bölgeye sıkışmamış( bizim izmit gibi mesela), her yer eşit kalkınmış... biz özgürlüğü kafana göre hareket etmek olarak algılıyoruz ya, asıl özgürlüklerin olduğu yerde o kadar sıkı kurallar var ki, çünkü her an bir başkasının alanına girebilirsin, bu nedenle uyman gereken bir çok kural var, yaptırım var, ceza var.. tüm ülke halkı aynı kurallarla ve eşit haklarla yaşıyorlar.. bu sistemin bizde de işlemesini o kadar isterim ki, mevcut kurallara zaten uyan bizlere en zor gelen şey, başkalarının uymaması ve uymadıkları için bir ceza almamaları, en gücümüze giden şey bu..
Dusseldorf çok güzel bir şehir, tüm yorgunluğuma rağmen, Dusseldorf gecelerini yaşamak için de çaba harcadım, müşterileri sokaklara dökülmüş barların kümelendiği alstad bölgesinde takıldım, güzel restaurantlarda yemekler yedim, bir peynir delisi olarak binbir çeşit peynir taddım tabi yanında en kalitelisinden şarabımla..:))

ve döndüm işte... hep söylerim, gitmek güzel dönmek hep daha güzel..

8 yorum:
Ben bu gezinin en çok barlardaki peynir şarap kısmını kıskandım, devamını hep birlikte Mart'da Amsterdam'da...
Selam Karamelize,
Yorumunu yeni okudum, bir mail atayım dedim ama sanırım seninde mail adresin yok.
Galiba biz aynı sektördeyiz :))
mehkor1998@yahoo.com dan yazsana bana, yazışalım hakkaten...
inşallah nazlimo, çok istiyorum gerçekten...
ne güzel yazmışsın ya gezmiş gibi oldum kuzum
Hoşgeldin karamelize :)
ya evet gelin artik yaaaaaa!! bekliyorum 4 gozle...
ben mehmet gülümser,3 eylül de fuar daylm.sızin anlatımınızdan sonra şehir benim için ön plana geçti slmlr
Yorum Gönder